Peygamberler Diyarı ŞANLIURFA

Ülkemizde gezip görülmesi gereken yerler listesinde ilkler arasında olabilecek bir güzel ilimiz de Şanlıurfa diyebilirim. Hz. İbrahim, Hz. Eyyüb, Hz. Musa ve Hz. Şuayib, Hz.Lut, Hz. Yakup,Hz. İshak ve Hz. Yusuf’un da yaşadığı yer olarak biliniyor. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Şanlıurfa’da gezip görülecek çok yer bulabilirsiniz. Güneydoğu’da bir vaha ararsanız Balıklı Göl ve çevresini ziyaret etmelisiniz.

Farklı zamanlarda ziyaret etme imkanı bulduğum Şanlıurfa’da her ziyaretimde farklı bir güzellik ve kültürü yaşadım. İlk olarak 2002 yılında gidip gezme fırsatı bulduğumda farklı bir coğrafyada olmanın getirdiği farklı bir kültürle tanışmış az da olsa o bölgeyi hissetme fırsatı bulmuştum. İkinci kez evli ve çocuklu ailece gezdiğimizde aynı tadı tekrar almış ve manevi havayı daha da çok yaşamıştım. Son kez 2019 yılında arkadaşlarımızla beraber çıktığımız GAP turumuzda, farklı durak noktalarının gezimize katılmasıyla tazelenen bir Urfa gezisi oldu.

Balıklı Göl

Şanlıurfa denilince tabii ki herkesin aklına Balıklı Göl geliyor, gelmeli de zaten. Hz. İbrahim (A.S.) ateşe atıldığı yer olarak bilinen bu yer, balıklı göl ve çevresiyle tam bir vaha gibi. Manevi olarak feyiz alırken, görsel olarak da ziyaretçilerinin ruhlarını besliyor diyebilirim.

Hz. İbrahim Mağarası

Hz. İbrahim’in doğduğu ve daha sonra yedi yıl yaşadığı söylenen bu mağarayı ziyaret edebiliyorsunuz. İçeride bir de cami bulunmakta. Bu mağarada bulunan suyun şifalı olduğuna inanılıyor.

Mevlid-i Halil Cami

Balıklı Göl’ün yanında Hz. İbrahim Mağarasının girişinde yer alan cami, Osmanlı döneminde Hz. İbrahim anısına yapılmış olan caminin avlusunda, sonradan eklenmiş odalar bulunmakta.

Halil-ur Rahman Cami

Cami Balıklı Göl tarafında yer alıyor ve halk arasında Döşemeciler Cami olarak biliniyor. İlk yapıldığında kilise olarak inşa edilmiş olup sonraları camiye çevrilmiş.

Rızvaniye Cami ve Külliyesi

Balıklı Göl kenarında yer alan cami üç kubbeli olarak inşa edilmiş.

Aynzeliha Gölü

Balıklı Gölün hemen yakınında yer alan göl, etrafındaki yeşillikler ile yaz aylarında, çevre halkının serinlediği ve dinlendiği, zaman geçirdiği bir yer.

Urfa Kalesi

Balıklı Göle gelmeden önce otoparka arabanızı bırakıp merdivenlerden çıkıyorsunuz. En son basamağa gelip alana çıktığınızda başınızı kaldırıp karşıya dağa doğru baktığımızda İbrahim (A.S)’ın mancınığa bağlandığı sütunları ve kale surlarını görebiliyorsunuz.

Baharatçılar Çarşısı

Balıklı Göl civarında yer alan baharatçılar Çarşısından yöreye özgü baharatlardan satın alabilirsiniz. Ayrıca bakır eşyalar ve yöresel giyim eşyaları da satılan pek çok dükkandan hediyelik ve hatıra eşyası da alınabilir.

Hz. Eyyüb Sabır Makamı

Hz. Eyyüb (A.S)'ın cüzam hastalığına yakalanıp, inzivaya çekildiği mağara olarak bilinen bu yerde bir su kuyusu da bulunmakta. Halen suyunun aktığı çeşmeden su alıp içebiliyorsunuz.

Hz. Eyyüb (A.S)'ın Türbesi başka bir yerde bulunuyor. Hem mağarayı hem de türbeyi ziyaret etme fırsatı bulmuştum. Suyundan da içtiğimi söylemek isterim. Umarım şifa olmuştur.

Göbekli Tepe

Şanlıurfa merkeze 18 km uzaklıkta olan bölge, Örencik köyü yakınlarında yer alıyor. 1994 yılında yapılan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılan Göbekli Tepe’nin, dünyanın en eski toplu yaşam alanı olduğu ispatlanmış. 12000 bin yıl öncesine dayanan bu yaşam alanının, o dönemde yaşayan insanların ibadet yapmak için toplandığı bir tapınak alanı olduğu iddia ediliyor. Son yıllarda yapılan en önemli arkeolojik çalışma olduğu söyleniyor.

Bu alanı görmek için ilk olarak müzeye giriş yapıyorsunuz. Burada sizi o dönemi anlatan görsellerin bulunduğu ve sine-vizyon gösterisinin yapıldığı sinema odalarının bulunduğu bina karşılıyor. Buradan araçlarla sizi tepeye çıkarıyorlar. Araçtan inince biraz yürüyerek kazı çalışmasının bulunduğu alana geliyorsunuz.

Harran

Dünyanın en eski üniversitesinin burada olduğu öğrenince aslında çok da şaşırmamak lazım. Bu kadar eski bir tarihi olan yerde böyle bir üniversitenin yapılmış olması pek tabii değil mi?

Günümüzde de bu ilimizdeki üniversiteye Harran Üniversitesi ismini vermişler. Buraya geldiğinizde bölgenin çocukları size buranın tarihini anlatmak için bayağı ısrarcı oluyor adeta peşinizi bırakmıyorlar.

Harran’da görülmesi gereken kubbe şeklindeki karakteristik evler. Halen yaşamların sürdüğü kerpiçten yapılmış koni şeklindeki evler görülmeye değer doğrusu. Bu evlerin yaz aylarında içeriye sıcağı vermeyen, kış aylarında ise içerisindeki ısıyı koruyan bir özelliği varmış. Burada, yerel Urfa kıyafetleriyle de fotoğraf çektirmeden sizi bırakmıyorlar.

Atatürk Barajı

Ziyaret edilecek yerler arasına girebilir. Türkiye’nin en büyük hidroelektrik barajı olan baraj, devasa görüntüsüyle ziyaret edilmeyi bekliyor. Bu barajın yapılmasından sonra ilde hava koşulları biraz değişmiş. Önceleri yaz aylarında geceleri de sıcak olan ilde, artık geceler biraz daha serin geçmeye başlamış.

Halfeti

Burayı görmeyi çok istememe rağmen her gelişimde maalesef mümkün olmadı. Sanırım, sular altında kalmış bu yeri görmek için tekrar Urfa’ya gitmemiz gerekecek.

Sıra Gecesi

Şanlıurfa denilince yeme içme ve eğlencenin bir arada olduğu sıra gecelerini yaşamadan ve anlatmadan geçmek olmazdı herhalde. Biz de son gelişimizde bu güzel kültür etkinliğini yapmayı planlamıştık.

Kaldığımız otelin karşısında yer alan eski tarihi Urfa evlerinden birinde düzenlenen sıra gecesine katılma imkanımız oldu. Yer sofralarının düzenlendiği bu otantik mekanda, pek çok kişiyle birlikte güzel bir sıra gecesi akşamı yaşamıştık. İle özgü tatların sunulduğu geceye çiğ köfte hazırlanırken yapılan gösteri damgasını vurmuştu.

Şanlıurfa gezilecek görülecek başka duraklarıyla bizi tekrar davet etmekte. Güneydoğu bölgemizin her ilinin bende ayrı bir hissiyatı var. Buraları her düşündüğümde, tekrar gidebiliriz aslında dedirten güzellikleri gözümün önüne geliyor diyebilirim.